14 Şubat Sevgililer Günü’nün bilinmeyenleri

Dünyada milyonlarca kişi tarafından kutlanan 14 Şubat Sevgililer Günü’nün efsanelere dayanan geçmişi MÖ. 200’lü yıllara kadar uzanıyor.

Sevgililer Günü’nün kökenlerini takip etme konusunda tarihçiler ve araştırmacılar aynı fikirde. Başı kesilen bir rahip, hapse atılan piskopos ve yasadışı düğün söylentileri arasında Sevgililer Günü’nün gizemi çözülemez.

Aziz Valentine kimdir?

Efsaneye göre, Aziz Valentine, imparatorun emirlerini reddederek gizlice düğünler yapan bir Romalı rahipti. Dönemin imparatoru II. Claudius’tu ve Roma’yı kendi katı kuralları ve zalim kişiliği ile yönetiyordu. Claudius’un en büyük derdi, ordusunda savaşacak askerlerdi. Savaşacak asker bulamayan Claudius, çözüm olarak askerlerin evlenmesini yasakladı. Aziz Valentine ise sevgilileri gizlice evlendirerek emirlere meydan okudu. Claudius yasak evlilikleri keşfettiğinde, Valentine’i ölüm cezasına çarptırarak infaz ettirdi. Bu halkın inandığı bir hikaye olmasına rağmen, var olan tek efsane değil.

Bazıları ise Hristiyanların Roma hapishanelerinden kaçmalarına yardım ettiği için Aziz Valentine’ın başının kesildiğini öne sürüyor. Bu hikayede, romantik Valentine’in bir gardiyanın kızına aşık olduğuna inanılıyordu. Ölümünden önce, Valentine’ın gardiyanın kızı olan sevgilisine “Senin Valentin’inden" imzalı bir mektup yazdığı iddia ediliyor.

Öte yandan, gizli düğünler gerçekleştiren sonra da 14 Şubat’ta öldürülerek tarihe geçen Terni Piskoposu Aziz Valentine var. Valentine’in tam olarak kim olduğunu tanımlayan farklı hikayelere rağmen, her bir efsanenin romantik bir doğası var. Terni Piskoposu Aziz Valentine’a ait kaynaklar MS 500’e dayanıyor ancak tarihçiler hikayelerin gerçekliğini doğrulayamıyor.

Efsaneler birbirinden farklı

Dini çalışmalar profesörü Bruce Forbes, Aziz Valentine’ın farklı efsanelerinin birbirleriyle benzerlik gösterdiğini, efsanelerin yüzyıllar boyunca değişikliğe uğramış aynı adamı gösterebileceğini söylüyor.

Akademisyenler, Sevgililer Günü’nün ilk örneğinin İngiliz şair Geoffrey Chaucer ile 14. Yüzyıl’da görüldüğüne inanıyor. Chaucer 14. ve 15. yüzyıllarda bitmemiş eseri Canterbury Hikayeleri ile tanınan saygın bir yazardı. Chaucer, ‘Parliament of Fowls’ şiirinde Aziz Valentine’a atıfta bulunarak Avrupa’da popüler olan bir dizi romantik ülkü başlattı.

1400’lerin sonunda ‘Valentine’ Chaucer’dan ilham alan soylular tarafından kabul edildi ve çok sevilen bir durum oldu. Profesör Forbes, “Roma hikayesinin sürekli dolaşımda kalması beni deli ediyor. Benim için en önemlisi, Chaucer’a kadar 14 Şubat’ta özel ve romantik bir şey yapan insanların kanıtlarına sahip olmadığımızdır” açıklamasında bulundu.

Sevgililer Günü, Lupercalia festivali ile de bağlantılı

Öte yandan Sevgililer Günü, 15 Şubat’ta düzenlenen eski bir Roma festivali olan Lupercalia ile de bağlantılı. Sevgililer Günü, romantizm içerse de Lupercalia geleneksel olarak kötü ruhları ve kısırlığı engellemeye çalışan, şiddet içeren ve hayvanların kurban edildiği bir festivaldi. Kökleri MÖ 6. yüzyıla kadar uzanıyor. Efsaneye göre, Roma’nın kurucuları Romulus ve Remus sözde onları ölümden kurtaran bir dişi kuş tarafından evlat edinilmişti. Onlar da dişi kurt ve doğurganlık tanrısı Lupercus’u onurlandırmak için Lupercalia adında bir festival başlattı.

15 Şubat’ta rahipler derilerini yüzdükleri keçilerin içlerini kurban kanlarıyla doldurarak şehirde gezdirir ve kadınları kanlı postlarla tokatlarlardı. Kadınlar bu ritüelin doğurganlıklarını artıracağına inanıyordu.

5. yüzyılın sonunda Lupercalia festivali, Hristiyanlıkta yer almadığı için yasaklandı. Papa Gelasius bir gün öncesini yani 14 Şubat’ı Aziz Valentin’e adadı. 14 Şubat yüzyıllar sonra aşk ve romantizmle ilişkilendirilmeye başlandı.

21. yüzyılda kutlanan Sevgililer Günü, bilerek mi yoksa tesadüfen mi olduğu bilinmese de Lupercalia festivalinin bazı sembollerini paylaşıyor. O dönemde akıtılan kan şimdi tutku ve romantizmi temsil ediyor. Romalı romantik ve umutsuz bir rahibe adanmış olsa da kana susamış Pagan ayininden yola çıksa da Sevgililer Günü, dünyadaki milyonlarca kişi tarafından coşku ile kutlanıyor.