Türkiye’de zurnacıların dertleri bilimsel olarak masaya yatırıldı

Türklerin tarihten bu yana milli çalgısı olan ve özellikle Osmanlı dönemindeki zaferlerde büyük önem sahip mehteran bölüğünün bugünkü temsilcileri olan zurnacılar Aydın’da düzenlenen sempozyum ile dertlerini anlattı. Önemli bir mesleği icra etmelerine rağmen aynı zamanda bir kültür olan zurnacılığın unutulmasından ve zurnacılara verilen değerin yok olmasından dert yanan Aydınlı zurnacılar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Kültür Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’dan destek istediler.

Her geçen gün Batı kültürünün etkisinde kalarak yozlaşan ya da yok olmaya yüz tutan Türk kültürünün gelecek kuşaklara aktarılması ve orijinal haliyle korunması için çalışma başlatan Aydın Adnan Menderes Üniversitesi bu defa zurnacıları ele aldı. ADÜ İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Menderes Akdağ tarafından hazırlanan Zurna Belgeseli’nin galasında mesleğin Aydın’daki duayenleri Aydın’ın turistik ilçesi Kuşadası’nda zurna çalıp yaşadıkları sıkıntıları dile getirdi.

Kuşadası Eğitim ve Geliştirme Vakfı’nda düzenlenen gala ve zurnacıların sorunlarına ilişkin sempozyum öncesi Aydınlı zurnacılar Kuşadası Sahilinde, tarihi Güvercinada ve Kuşadası sokaklarında davul zurna çalıp unutulmaya yüz tutan mesleklerini icra ettiler. Bir anda sahil bandında düğün veya herhangi bir tören olmamasına rağmen çalan zurna ve davul karşısında kendisini tutamayan pek çok kişi doyasıya oynadı.

Daha sonra Adnan Menderes Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Menderes Akdağ tarafından uzun yıllar çalışma sonucu hazırlanan ‘Zurna Belgeseli’nin galasına katılan zurnacılar yaşadıkları sıkıntıları dile getirdiler.

Çok sayıda sanatsever ve çeşitli sivil toplum örgütü temsilcilerinin de katıldığı galada konuşan belgeselin yapımcısı Dr. Menderes Akdağ, bir zamanlar en gözde meslek olan zurnacılığı bugün düştüğü durumu dile getirip, “Türk tarihi ile eşdeğer olan davul zurna, mehteran takımındaki işlevi ile aynı zamanda Türk’ün savaş meydanlarında önemli bir moral ve motivasyon kaynağı idi. Öyle ki düşman savaş meydanlarında mehteran takımın marşları karşısında önce moral olarak çökertilir sonra da bozguna uğrardı. Hatta Yeniçeri Teşkilatı’nda usta bir zurnacı istediği ağanın kızını alır, kızlar da seve seve zurnacılara varırdı. Yeniçeri’den sonra zurnacılık mesleği de yeniçerinin devamı gibi görülüp bir şekilde itibarsızlaştırıldı. Türkiye Cumhuriyeti’nde de Demirle ve Ecevit’in siyasete başladığı dönemlere kadar önemli bir propaganda aracı olan davul zurna kaset ve kasetçalarların çıkması ile bir kez daha batı kültürüne ve pop müziğe yenik düştü” diye konuştu.

“Zurnacılar ilgisizlikten dert yandı”

Zurnacıların sıkıntılarını da dile getirdiği ‘Zurna’ galasında Aydın’ın usta zurnacılarından 74 yaşındaki Nail Uçar, kendilerine sahip çıkan kimsenin olmadığını belirterek “74 yaşındayım çocukluğumdan beri bu işi yapıyorum. Oğullarımı yetiştirdim ama genç nesilleri yetiştiremiyorum. Kültürümüz olan bizim meslek de Batı kültürüne yenik düştü. Cumhurbaşkanımız Erdoğan’dan ve Kültür Bakanımız’dan bizlere sahip çıkmasını istiyorum” diye konuştu.

Katılımcıların büyük ilgi gösterdiği ‘Zurna Belgeseli’nin galasında sivil toplum örgütü temsilcileri tören ve düğünlerin orkestralarla değil milli çalgımız olan davul zurna ile yapılıp bu kültüre sahip çıkılmasını istediler.