2019 Merkezi Yönetim bütçe görüşmeleri

2019 Merkezi Yönetim bütçe görüşmeleri

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Türkiye 2007’nin son çeyreği ile 2017’nin son çeyreği arasında yüzde 60’a yakın reel büyüme kaydetmiş, OECD ülkeleri arasında bir numara olmuştur” dedi.


Tarih: 21.12.2018 23:29

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Türkiye 2007’nin son çeyreği ile 2017’nin son çeyreği arasında yüzde 60’a yakın reel büyüme kaydetmiş, OECD ülkeleri arasında bir numara olmuştur” dedi.

TBMM’de 2019 Merkezi Yönetim Bütçe görüşmeleri devam ediyor. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Bingöl Milletvekili Cevdet Yılmaz, yaptığı konuşmada 2002 yılında faiz harcamalarının bütçenin toplam harcamalarının yüzde 43’ünün üzerinde olduğunu hatırlatarak, “Milli gelire oranla yüzde 14,4; vergi gelirlerimize oranla yüzde 86 faize giden kaynaklar vardı yani topladığımız 100 liralık verginin 86 lirası sadece faiz ödemelerine gidiyordu. Bu süreçte, 2017 kesin rakamları itibarıyla baktığımız zaman bu oranın yani vergilerden faize giden oranın yüzde 10,6’ya kadar düştüğünü görüyoruz. Vergi gelirlerimizin artık yüzde 90’ına yakını başka harcamalara tahsis edilecek durumda. Çok küçük bir hesap yaptığımızda, bu yıl bakın, geçmiş oranlarla faiz ödemiş olsaydık ne olurdu? Geçmiş oranlarla faiz ödüyor olsaydık 2019 yılı bütçesinden 413 milyar lira civarında bir kaynağı faize ödemiş olacaktık. Oysa ki bütçemizdeki rakam bunun çok çok gerisinde. Yaklaşık 300 milyar liralık bir tasarrufun söz konusu olduğunu söyleyebiliriz“ ifadelerini kullandı.

"Ekonomi 2003-2017 döneminde yıllık ortalama yüzde 5,7 büyüdü”

Türkiye ekonomisinin 2003-2017 döneminde yıllık ortalama yüzde 5,7 büyüdüğünü söyleyen Yılmaz, “Geçen yıl itibarıyla 17’nci olmuş dünyada, satın alma gücü paritesiyle ise 13’üncü büyük ekonomi konumuna yükselmiştir. Nominal rakamlar kurdan etkilense bile satın alma gücü etkilenmiyor biliyorsunuz fiziki mal paketleri üzerinden hesaplandığı için. Nominal olarak baktığımızda 230 milyar dolarlık bir ekonomiden 850 milyar dolarlık bir ekonomiye yükselmişiz. 3 bin 500 dolardan 10 bin dolarlara ulaşan kişi başına gelir oluşmuş. Uluslararası standartlarla bakıldığında ise Türkiye alt orta gelir grubundan üst orta gelir grubuna terfi etmiş bu süreçte. Şimdi önümüzde yeni hedef yüksek gelirli ülkeler ligine çıkmak. Bunun da uluslararası göstergesi 12 bin-12 bin 500 dolarlık kişi başına aşmayla mümkün” şeklinde konuştu.

“Performansımızı devam ettireceğiz, kapsayıcı bir büyüme çabasını da devam ettireceğiz”

Yılmaz, şunları kaydetti:

“Şimdi, bir hatip konuşurken ‘2007’ye kadar AK Parti çok başarılıydı’ dedi; sağ olsun, başarılarımızı çok övdü ama hepsini kendisine kişisel olarak mal etti. ‘Türkiye, 2007’den sonra hiçbir başarısı kalmadı, ben gittim her şey çöktü’ dedi. Şimdi, bakın, OECD ülkelerinde 2007-2017 arasındaki ekonomik büyüme performansı OECD dünyanın en önemli örgütlerinden. Türkiye 2007’nin son çeyreği ile 2017’nin son çeyreği arasında yüzde 60’a yakın reel büyüme kaydetmiş, OECD ülkeleri arasında 1 numara olmuştur. Demek ki sayın hatibin olmadığı dönemlerde de Türkiye büyümeye devam etmiş. Konuşmasında da -bir arkadaşımız saymış- 66 defa ‘ben’ kelimesi geçiyor. ‘Ben’ kelimelerini çıkardığınız zaman konuşmadan geriye fazla da bir şey kalmıyor doğrusu. Bu büyüme performansımızı devam ettireceğiz ama aynı zamanda kapsayıcı bir büyüme çabasını da devam ettireceğiz. ‘Kapsayıcı büyüme’ derken kastettiğimiz, büyümenin nimetlerini topluma yaymak, daha fazla istihdam üretmek, KOBİ’leri güçlendirmek, bölgesel gelişme farklılıklarını azaltmak.”

“98 milyara aldığımız bütçeyi bugün 960 milyara çıkarmışız”

AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan da, AK Parti’nin iktidara geldiği yıl Türkiye’nin bütçesinin 98 milyar olduğunu hatırlatarak, “98 milyara aldığımız bütçeyi bugün 960 milyara çıkarmışız. Bunun yanında, sadece sağlık bütçemiz 96 milyar arkadaşlar, sadece sağlık bütçemiz. Bunun yanında, eğitim bütçemiz 361 milyar. Bakın değerli arkadaşlar, sürekli bize faiz ithamında bulunuldu, ‘Faizciler, rantçılar’ dendi. Arkadaşlar, AK Parti iktidara geldiğinde -bu rakam önemli- Türkiye’de vergilerden toplanan paranın yüzde 86’sı faize giderdi, 86, bugün yüzde 12’si gidiyor ya, bunu söylemeyelim mi, bundan daha büyük mutluluk olabilir mi? Sürekli bize ‘Borç var’ dediler, ‘Borcu artırdı’ dediler. Kamu borç stokunun gayrisafi yurt içi hasılaya oranını yüzde 72’yle aldık, bugün bu oran yüzde 29, Avrupa’da yüzde 81 oranlarında” diye konuştu.

"Tüm grup ayağa kalktık ve mücadele ettik ama yalnız kaldık”

Turan, FETÖ eleştirilerine yönelik olarak, "Eğer illa fotoğraf açacaksak, illa fotoğraf söyleyeceksek daha AK Parti tarihte yokken CHP’nin Genel Sekreteri Kasım Gülek, Gülen’le beraber, FETÖ lideriyle beraber dünya kadar toplantı yaptı. Aynı şekilde Fatih Üniversitesinin arsasını Kasım Gülek’in eşi bağışladı. Mesele sen-ben kavgası değil, şunu yapacağız arkadaşlar, bundan keyif almıyor, Kasım Gülek FETÖ’cüdür demiyorum ama şunu söylüyorum: Her gün çıkıp arkadaşlarımızın fotoğrafını gösterdiniz, bu doğru bir şey değil. Biz bu adamların ne olduğunu öğrenince, ne yaptığını öğrenince başından sonuna tüm grup ayağa kalktık ve mücadele ettik ama yalnız kaldık. Bakınız, şimdi soruyorum, 50 yıldan beri bu ülkede FETÖ var, FETÖ’nün yanında CHP var, o zaman ki Çiller’in fotoğrafı var, Demirel’in var, Özal’ın var. FETÖ’nün en sevmediği adam, bir Erbakan, iki Erdoğan. Bunu biliyoruz yahu, bunu biliyoruz” ifadelerini kullandı.

"16 yılda asgari ücret 184 liradan bin 603 liraya çıkmış”

AK Parti TBMM Grup Başkanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Naci Bostancı ise, asgari ücret konusunda, “Bazı rakamlardan bahsedeyim ben de bu bütçeye ilişkin, birçok rakam söylendi. Mesela şu asgari ücret meselesi, sık sık çay, simit, çeşitli rakamlar. 16 yılda asgari ücret 184 liradan bin 603 liraya çıkmış, dolar olarak da bugünün paritesine göre 161 dolardan 300 doların biraz üzerine çıkmış. Sonuçta asgari ücret daha yukarıdaymış da biz aşağıya indirmemişiz, alttaymış yukarıya çıkartmışız. Siz, biz, hepimiz istemez miyiz asgari ücret bu ülkede bin dolar olsun, 2 bin dolar olsun, isteriz ama aynı zamanda bunun imkanlara ilişkin bir iş olduğunu, bir mesele olduğunu bilmez miyiz, hepimiz biliriz” diye konuştu.

“Son 10 yılda kadın istihdamını yaklaşık 3,4 milyon artırmışız”

Bostancı, şunları kaydetti:

“Son 10 yılda kadın istihdamını yaklaşık 3,4 milyon artırmışız, daha çok kadın çalışma hayatına girmiş. Bu ne demektir? Kadın kamusal hayata giriyor demektir, modernleşen Türkiye’nin profilinde yeni bir kadın var demektir. Hani kadın üzerine birçok konuşma yapılıyor ya, teorik lafların ötesinde somut gerçekliği dönüştüren bir AK Parti var, söylediğim bu. Engelli memur sayısı on altı yılda 5 bin 777’den 53 bin 964’e yükselmiş, 53.964, evet, 10 kat artmış. Bu iktidar engellilere çok destek verdi. AR-GE harcamaları keşke daha yukarıda olsa, çok önemli, katılıyorum, burada muhalefet çok da vurgu yaptı. Ama biz de 0,51’den 0,94’e çıkarmışız; iyi değil mi, başarı değil mi? Dünya Bankası İş Yapma Kolaylığı Endeksi’nde on beş yılda 84’ten 43’e yükselmişiz. Patent, marka ve tasarımların ticarileştirilmesine yönelik çalışmalar neticesinde bakın, on altı yılda yerli patent başvuru sayısı 21 kat, yerli patent tescil 27 kat, marka başvuruları 3,5 kat artmış, başarı değil mi? Bunun arkasında bir toplumsal örgütlenme, bunun arkasında bir toplumsal gelişmişlik yok mu arkadaşlar, bunun bir faili yok mu? Hepimizin el birliği var ama siyasetin de burada haklı bir yeri yok mu?.”

“Cumhuriyeti bütün hikayesiyle birlikte görmek önemli”

Cumhuriyet Halk Partisi kurulduğunda -23 Eylül- Türkiye’nin partisi olduğunu belirten Bostancı, “Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası da öyleydi, Serbest Fırka da öyleydi. Daha sonra çok partili hayatla birlikte Demokrat Parti de öyleydi, hepsi bizim. Cumhuriyeti bütün hikayesiyle birlikte görmek önemli. Tanpınar 1928’in Ankara’sını anlatır. O zamandan bu yana Türkiye kesinlikle çok değişti ama emin olun, dönüp cumhuriyetin bu 95 yılına bakarken gözleri yaşaranların, yaşanan o gelişmeyi görenlerin şu 16 yıl içinde yapılanlara ilişkin de kalplerinde bir çarpıntı olmalı, ahlak ve vicdan bunu gerektirir. Bizim iddiamız, kıymetli arkadaşlar Osmanlı’ya tabii ki büyük saygı duyuyoruz, tabii ki Osmanlı İmparatorluğu muhteşem bir imparatorluk ama bizim iddiamız Türkiye Cumhuriyeti’ni Osmanlı’dan daha muhteşem yapmaktır. Evet, iddiamız bu. Sizin de iddianız olsun arkadaşlar. Bu ülke hepsine layık. Siz de görmüşsünüzdür Amerika’yı, Fransa’yı, İngiltere’yi. Bu ülkedeki insanların onlardan bir eksiği yok, biz yapabiliriz. Osmanlı’ya duyduğumuz hayranlık kuru bir hayranlık değil. Onların yapabildiğini, edebildiğini görmekten gelen bir inançtır, o inançla biz geleceğe bakıyoruz, öyle ilerleyeceğiz inşallah” dedi.

Anahtar Kelimeler:
Abone Ol 

Van'da mide bulandıran olay! Ekmeğin içinden plastik eldiven çıktı

Para hareketliliği dudak uçuklattı! Ekipler 20 ilde eş zamanlı düğmeye bastı, 74 kişi gözaltında

Yağmur yağacak mı? Meteoroloji'den uyarı: Hava durumu tahminleri il il yayınlandı

Van'dan yurt dışına bitki kaçırmaya çalışanlara 2 milyon 322 bin 846 lira ceza kesildi

Van'ın taze otlu peyniri satışa sunuldu! Ortalama fiyatı dudak uçuklattı

Centro muzlu gofret yasaklandı mı? Merak edilen konuya açıklama geldi

Bu nasıl değişim! Songül'ün son halini görenler tanıyamadı