Yünün sanat dolu yolculuğu

Özlem ATAÇ (Bursa AGazete)Zaman zaman karşımıza çıkıyor ya da duyuyoruz kendi mesleğini bırakıp sanata gönül verenleri… İşte onlardan biri Tekstil Mühendisi Seçil Coşgun. Gelin isterseniz Coşgun’un tasarımla, çizimle başlayan yün sanat macerasını röportajımızdan öğrenelim.

İsterseniz sizi biraz tanıyalım? İsmim Seçil Coşgun, tekstil mühendisiyim, Uludağ Üniversitesi mezunuyum. Aslen Mersinliyim 12 yıldır Bursa'da yasıyorum.

Ne zamandır bu işle meşgulsünüz? Öncelikle işinizi anlatabilir misiniz bize? Felting çalışması keçe üzerine yapılıyor ama iğneleme tekniği deniliyor. Yivli bir iğne sayesinde keçenin üzerine yünlerin işlenmesi şeklinde yapılıyor. Renkli yüzde yüz doğal yünler kullanıyorum. Bu şekilde yapıyoruz ama oldukça zor bir işlem. Yaklaşık olarak 2014'te yapmaya başladım diyebilirim. Başta bir sergi düşüncesi yoktu ama oluşturdukça kendim için böyle bir şeye karar verdim. Yaparken inanılmaz keyif alıyorum bir terapi gibi geliyor.

Nereden merak sardınız? Kendim hep tasarımla, çizimle uğraşan bir insandım. Yün macerasını bir internet sayfasında farklı bir teknik uygularken görmüştüm ama ben bunu farklı bir şekilde nasıl yaparım diye düşünüp en son tablo ve sergi şekline dönüştürmeye karar verdim. Sadece tablo şeklinde değil, 3 boyutlu ürünler, tasarım ceketler, kıyafetler şeklinde farklı farklı kombinler var.

Bundan sonraki hedefiniz ne? Bu ilk sergim. Karma ürünlerden oluşan bir sergi için hazırlanıyorum. Çalışmalarına başladım. Yine ilgi çekici değişik bir şey hazırlayacağız.

En çok zorlayan ne oldu sizi? Çizimlerinde bir zorluk yaşamıyorum. Keçe zemin üzerine elle çizim yapıyorum, hiçbir şekilde kopya ya da bir yerden aktarayım, diye düşünmüyorum. Kendim kağıt üzerine kalıp oluşturuyorum. Kağıt üzerine çizip keçenin üzerine kendim aktarıyorum çünkü keçede işlem yapmak çok zor silemiyorsunuz, düzeltemiyorsunuz.

Peki hata yaptığınız zaman çöp mü sayıyorsunuz? Hayır değiştiriyorum, siliyorum. Yünleri işlerken çok titiz davranmak lazım. Mesela iğneyi vuruş şekli çok önemli. İğneyi bir yere fazla vurduğunuz da yünün üzerine, onun üzerine çok çekiyor ve orada iz bırakabiliyor.

Peki hedef aldığınız birileri var mı? Bu mesleği icra edenleri takip ediyor musunuz? Evet var. İranlı bir sanatçıyı keşfettim. Ama ben başladıktan sonra keşfettim. Kendisi çizimlerle başlamış, karakalem, boya vs. Çok iyi işler yapan bir sanatçı onu takip ediyorum. Farklı yerlerden ilham alıyorum. İnternet görselleri olsun, hayatın kendisi olsun her şey benim için aslında bir ilham kaynağı.

Türkiye'de çok gelişmiş bir sanat mı? Bu sanatla ilgilenen çok kişi var mı? Çok yapan yok. Dediğim gibi farklı farklı teknikler uygulayan var. Mesela ıslak keçe çalışması yapan çok insan var. Halı, kilim ya da şalların üzerine desenler falan tarzında çalışmalar oluyor. Ama iğneleme tekniğiyle bu şekilde çalışan görmedim ve duymadım.

Peki ekip çalışmanız olur mu, bu yönde talep alıyor musunuz? Merak edenler 'bizde yapmak istiyoruz' diyenler var mı? Henüz öyle bir teklif almadım. Ama görenler ilginç buluyorlar ve merak ediyorlar. Kıyafetlerle ve aksesuar tarzı tasarımlarımla ilgilenen çok. Bu yönde arkadaşlarımdan da talep alıyorum.

Ne tarz çalışmalar yapıyorsunuz? Sadece portre çalışmıyorsunuz? Aslında bu sergi iki kategoriden oluşuyor. Painters kategorisi ünlü ressamların orijinal resimlerinden oluşuyor. Birebir orijinal çalıştım. Tüm detaylarını baz alarak çalışıyorum ki orijinalliği yakalayabilmek adına. Lady with creatures  kategorisindekilerde benim farklı alanlardan ilham alıp farklı bir şeyleri bir araya getirerek kendi kafamda oluşturduğum tasarımlar.

Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı? Teşekkür ederim. İlginiz için umarım iyi yerlere gelebiliriz. Tüm sanatseverleri Altıparmak Gren Cafe’de açılan sergime davet ediyorum.